14 Aralık 2014 Pazar

İspanya'da Endülüs Emevi Mimarisi

İspanya, daha önce 711 yılında Emeviler Döneminde Müslümanların eline geçmişti. Abbasi Devleti’nin kurulmasıyla Emevi halifesi Hişam’ın torunu İspanya’da Endülüs’e gelmiş ve burada Kordoba merkez olmak üzere bir emirlik kurmuştur (756).
İspanya’da 8. yüzyıldan 11. yüzyıla değin egemenlik süren Müslümanlar kendi sanatlarını, Avrupa anakarasının güneybatı ucunda görkemli bir biçimde oluşturup yaşatmışlardır. Endülüs’te dikkati çeken iki önemli yapı Kor-doba Camisi ve Elhamra Sarayı’dır.
Kordoba Camisi (786): 1. Abdurrahman tarafından yaptırılan caminin ilk şekli dokuz sahınlı ve on iki kemer gözlü bir bölüm ile re-vaklı bir avludan oluşmaktadır. Düz çatı ile kapatılan sahınlar, güney duvarına diktir. Orta sahın diğerlerinden daha geniştir.
Yüzlerce sütunla ve iki katlı kemerlerle bir ormanı andıran caminin içi, kırmızı tuğla ve beyaz taşın birlikte kullanılmasıyla göz alıcı bir manzara sergilemektedir. İlk kez bir camide at nalı biçiminde kemer kullanılmıştır.
Camiye birçok ekleme yapılmıştır. Bu eklemelerin en güzeli II. Hakem’in yaptırdığı minberdir. Minber, işlenmiş küçük tahta panolarla ve fil dişinden kakmalarla süslenmiştir.
Elhamra Sarayı: İspanya’nın Granada kentinde 14. yüzyılda yapılmıştır. Sarayın yapımında malzeme olarak kireç, çakıllı kum ve balçıktan karılan kırmızı renkli bir kerpiç kullanılmıştır. Sarayın adı olan Elhamra, Arapça “kırmızı” anlamına gelmektedir. Saray üç bölümden oluşmaktadır: Hükümdarın davalara baktığı ve halkını kabul ettiği meşver bölümü, taht salonu ile birlikte resmî kabuller için kullanılan divan bölümü ve tamamen kadınlara ait olan harem bölümü.
Sarayın iç düzeni oldukça karmaşık olup sayısız koridoru ve avluları bulunmaktadır. Mermer malzemeden yapılan duvarları çok ince işlenmiştir. Bahçesindeki aslan heykelleri ile süslü Aslanlı Havuz çok ünlüdür. 
Elhamra Sarayı, hem İspanya’daki İslam yapılarının hem de dünya sanat tarihinin en güzel yapılarından biri olarak kabul edilmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder