14 Aralık 2014 Pazar

Hattiler

Anadolu’nun M.Ö. 3. Binyıl medeniyetini yaratan kavimlerden biri de Hattilerdir. Boğazköy arşivinde yalnız Hititçe ve Hattice olmak üzere çift dilde yazılmış metinler bulunmuştur. Bu metinlerin çoğu dini edebiyat  türündedir (liturjik). Hattuşaş’ta çıkan Hattice metinler üzerine çalışan E. Forrer  bu dilin Hint-Avrupa dillerinden olduğunu, Kafkas dilleriyle müşterek bir kökten geldiğini ve Anadolu’nun yerli halkının dili olduğunu ileri sürmüştür. Yeni Hitit devleti zamanında ise  ‘’Proto  Hattice ‘’ dediğimiz  Hattice, konuşma dili olmaktan çıkmıştı. Yani liturjik dil olarak kullanılıyordu. Böylece Hatti kavminin, Hititler arasında  zamanla tamamen eridiğini anlamaktayız. Hattiler, Hititler’ den  kültürel açıdan çok üstün idiler. Örneğin  ‘’ ana kraliçe’’ demek olan ‘’tavanana ‘’ ve veliaht anlamına gelen ‘’tuhkanti’’  kelimeleri hep  Hattice’dir. Bu kelimelerin varlığı, Hattiler’in krallıkla  idare olunan bir toplum olduklarının  en belirgin ifadesidir. Alacahöyük kral mezarlarında bulunan gümüş eserler de Hattiler’in  gümüş işlemesini bildiklerini ispatlar. Bundan başka Alacahöyük mezarlarında bronz kurslar üzerine takılı halkaları bulunan müzik aletleri ile sistrum ve çalpalar da bulunmuştur. Bu da bize Hattiler’in, müziğe büyük önem verdiklerini gösterir. Hattiler’e ait ‘’Hunzina ‘’ adlı müzik aletleride vardır. Hattiler ay tanrısına ‘’Kusku’’ diyorlardı. Tanrı  Kusku’nun gökten yeryüzüne Hilammara  düşmesini anlatan bir epos (destan) vardır. Ayrıca, yılbaşlarında  kutlanan ‘’Purulliyaş  Bayramı’’da vardır.

         Hattiler’in dini çok tanrılı yani politeist bir dindir. Özellikle Konya-Karahöyük, Kayseri-Kültepe, Acemhöyük ve Horoztepe  kazılarında bulunan tanrı figürleri veya kurşundan dökülmüş figürlerin taş kalıplarının yanısıra, üzerinde tapınma sahneleri tasvir edilmiş silindir mühür baskıları  da bu konuda bizim en büyük yardımcımızdır. Hattiler tanrılarını anropomorf yani insan şeklinde düşündüklerini gösterir. Başında bere biçimli bir başlık, boynunda çift sıralı bir kolye ve kucağında çocuğunu taşıyan  Horoztepe figürini ise Ana Tanrıça idi. Bu Ana Tanrıça’nın  Hititler’in  Arinna şehrinin güneş tanrıçası olduğuda düşünülebilir. Hattiler bir göğün güneş tanrısı, bir de Arinna şehrinin güneş tanrısına tapmaktadır. Hititler’de 3 güneş tanrısı vardır. Yerin Güneş Tanrısı, Göğün Güneş Tanrısı ve Arinna şehrinin Güneş Tanrısı. Eski kavimler, tanrı krallığını kendi toplum yapılarına göre düşünüyorlardı. Taş kalıplardaki kutsal aile, Arinna’nın Güneş Tanrısı ile eşi Fırtına Tanrısı’nı ve çocuklarını gösteriyordu. Hattice metinlerde, Fırtına Tanrısı’na ‘’ Kral Taru’’ denilmektedir. Erkek tanrılar,  ucu sivri külah şeklinde bir başlık giymiş olarak tasvir edilirler ve ellerinde bir savaş silahı taşırlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder